Polonezköy, Kasım 2010
"Uzun bayram tatilinden faydalanmak kapsamında, şuraya buraya gittim" demek isterdim. Ancak hani vaktiniz olur da paranız olmaz ya da paranız olur da vaktiniz olmaz ya, ben ikisini de ayarlayabilecek durumdayken, gelecek kimse olmadigi icin Istanbul'da kaldım. Bari çevre yöreleri gezelim görelim diyerek, hepsi de ilk defa Polonezköy'ü görecek 5 bayanı ayarlayıp, yola koyulduk. Ben yol özürlü olduğum için, onlar da yolu bilmediği için kaybolma korkuları arasında ilerledik. Kavacık BP benzincideki adamdan Allah razı olsun, süper tarif etti yolu ve 20 dk da vardık. Polonezköy ismi, 1800lerde bu köye Polonyalıların yerleşmesinden geliyor. O kadar kompakt bir alanda ki, bir yuvarlak çizin (meydan) ve onun etrafına 4-5 tane çapraz ok çizin (yollar) bu kadar. Kaybolmak nerdeyse olanaksız. Hava yağmurlu olacak diye, gitme konusunda bir git gel yaşasak da, iyi ki gelmişiz dedik. Her yer yeşillik, huzur dolu. Hafif de yağmur yağdı aslında ama çim kokusunu öyle güzel ortay...